3 Kasım 2014 Pazartesi

on

Çalışanlarınızın müşterilerinizin ne kadar önemli olduğunu bilmelerini istiyorsunuz. Onlara saygılı, anlayışlı, ilgili, candan ve yardımsever davranmalarını bekliyorsunuz. Müşterilerinizin sorunlarına çözüm üretme ve onları mutlu etme arzusuyla tüm zihinsel ve fiziksel enerjilerini kullanmalarını istiyorsunuz.

Peki, bunlar gerçekleşiyor mu?

Eğer gerçekleşseydi her yıl şirketler, ‘müşterilere iyi hizmet sunma’ yöntemlerinin anlatıldığı eğitimlere binlerce dolar harcamazdı. Bunun için eğitim programları tasarlanmaz ve eğitim şirketleri kurulmazdı.

Bu noktada bir soru daha sormamız gerekiyor: Bu eğitimleri alan şirketler çalışanlarından bekledikleri performansı alabiliyorlar mı?

Gerçek şu ki büyük bir bölümü alamıyor. Buna neden olarak eğitim programının başarısızlığını ya da eğitmenin yetersizliğini öne sürüyorlar. Bazı şirketler ise elman seçiminde hata yaptıkları için eğitimlerden istedikleri sonucu alamadıklarını düşünüyorlar. Ancak kendilerine sormaları gereken şu önemli soruyu asla sormuyorlar.

ACABA BİZ ÇALIŞANLARIMIZA NASIL DAVRANIYORUZ?

Onlara anlayışlı, ilgili, candan ve yardımsever davranıyor muyuz?
Onların sorunlarına çözüm üretme arzusuyla tüm zihinsel ve fiziksel enerjimizi kullanıyor muyuz?

Çalışanlarımız şirketlerine sevgi duyuyorlar mı?
İşlerini seviyorlar mı?
İşleriyle gurur duyuyorlar mı?
Onları MUTLU EDEBİLİYOR MUYUZ?
Çalışanlarınıza müşteri mutluluğu eğitimleri aldırmadan önce şirketinizde ÇALIŞAN MUTLULUĞU sağlayın. Bunun için;

·         Çalışma siteminizi revize edin.
·         Çalışanlarınızın benimseyeceği yeni şirket değerleri oluşturun.
·         Yöneticiler olarak çalışanlarınıza olan davranışlarınızı gözden geçirin. Gerekli düzeltme ve iyileştirmeleri yapın.


Bütün bunları tamamladıktan sonra ‘müşteriye iyi hizmet sunma’ eğitimlerine başlayabilirsiniz. Göreceksiniz şirketinizin hizmet performans ibresi yukarıya fırlayacak…

0 yorum:

Yorum Gönder